2025 yılı itibarıyla Türkiye ekonomisi, küresel gelişmelerin ve iç dinamiklerin etkisiyle önemli bir değişim sürecinden geçmektedir. Enflasyon, döviz kurları, işsizlik oranı ve yatırım ortamı gibi temel ekonomik göstergeler, hem yerel hem de yabancı yatırımcılar tarafından yakından takip edilmektedir.
Enflasyon ve Faiz Oranları
2025 yılının ilk çeyreğinde, Türkiye’de enflasyon oranı hâlâ yüksek seviyelerde seyretmektedir. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), fiyat istikrarını sağlamak amacıyla faiz oranlarını belirli bir seviyede tutmayı sürdürmektedir. Para politikalarında sıkılaştırma eğilimi, tüketici harcamalarını yavaşlatırken, iç talebi dengelemeye yardımcı olmaktadır.
Döviz Kurları ve İhracat
2025 yılında Türk Lirası, döviz piyasalarında dalgalı bir seyir izlemeye devam etmektedir. Özellikle ABD doları ve Euro karşısındaki performansı, ihracatçılar için hem avantajlar hem de belirsizlikler yaratmaktadır. Ancak buna rağmen, Türkiye’nin ihracat hacmi artmaya devam ediyor. Sanayi, tarım ve tekstil sektörleri, 2025’te ihracatta öne çıkan alanlar arasında yer alıyor.
İstihdam ve İşsizlik
İşsizlik oranı, geçtiğimiz yıla göre hafif bir düşüş göstermiştir. Hükûmetin uyguladığı istihdam teşvikleri ve genç girişimcilere yönelik destek programları, iş gücü piyasasını olumlu yönde etkilemektedir. Özellikle teknoloji ve dijital hizmetler sektöründe yeni iş fırsatları doğmaktadır.
Yatırım Ortamı ve Ekonomik Reformlar
Türkiye, 2025 yılında da yabancı yatırım çekmek için çeşitli yapısal reformlar uygulamaya devam etmektedir. Vergi düzenlemeleri, dijital dönüşüm projeleri ve yeşil enerji yatırımları, yatırımcılar için cazip alanlar sunmaktadır. Ayrıca, “Türkiye Yüzyılı” vizyonu çerçevesinde açıklanan ekonomik stratejiler, uzun vadede büyüme potansiyelini artırmayı hedeflemektedir.
Sonuç ve Gelecek Beklentileri
Türkiye ekonomisi 2025’te zorluklarla karşı karşıya olsa da, dinamik yapısı ve genç nüfusuyla büyüme potansiyelini korumaktadır. Makroekonomik istikrarın sağlanması, reformların devam etmesi ve dış yatırımların artması hâlinde, Türkiye’nin ekonomik görünümü orta ve uzun vadede daha olumlu olabilir.
